Bridolog
9 dakikalık okuma
Sizleri son zamanlarda en beğendiğimiz düğünlerden birine götürüyoruz, hazır mısınız? Deniz ve Hasan’ın tüm detayları büyük bir zevkle planlanmış bol renkli, neşeli kır düğününü bizce çok beğeneceksiniz, içiniz açılacak. Haydi başlayalım!
Deniz ve Hasan'ın İstanbul Şile'de, Casa Lavanda Boutique Hotel & Restaurant'ta gerçekleşen samimi düğünlerinde her bir detay incelikle düşünülmüş, her nokta göze hitap ediyor. Rengarenk çiçekler, yaratıcı & eğlenceli fikirler, neşeli masalar, Deniz'in zarif gelinliği ve tüm detayları sizin için Deniz'le konuştuk.
Merhaba Deniz! Eşinizle ne zaman tanıştınız ve nasıl bir evlilik teklifi aldınız?
Hasan ve ben 2020 yazında İstanbul’da tanıştık. Birlikte daha fazla zaman geçirdikçe, ne kadar çok eğlendiğimizi fark ettik ve bol kahkahalı, macera dolu bir ilişkiye adım attık.
Aralık 2021’de Hasan, Uçmakdere’de bana evlilik teklifi etti. Hiçbir şeyden şüphelenmemiştim, bu yüzden benim için büyük bir sürpriz oldu. Hafta sonuydu ve günübirlik motorla Tekirdağ’a gitmeye karar verdik. Hasan Tekirdağlı ve memleketine aşık biri. Onun sayesinde ben de orayı tanıdım ve neden bu kadar sevdiğini anladım.
O gün motorla yoldayken birden hava bozdu ve yoğun bir yağmur başladı. Sanırım yolun yarısındaydık. Modum düştü, üşüyordum, ve ıslanıyordum. Geri dönmeye hazırdım, bu havada Tekirdağ’a gitmenin bir anlamı olmadığını düşünüyordum. :) Ama Hasan kararlıydı; hava nasıl olursa olsun, o yola çıkılmıştı ve gidilecekti! Yağmurluklarımızı giydik ve yola devam ettik. Uçmakdere’ye zaten sık sık uğrarız, Hasan için burası çok özel bir yermiş, eskiden beri orada saatlerce oturup zaman geçirirmiş. Bir gün evlenme teklifi edecekse, bunu burada yapacağını kafasına koymuş. Motorumuzdan indik ve tepeden muhteşem manzarayı izlerken bir baktım, Hasan cebinden yüzük kutusunu çıkarıyor ve… :) Sadece ikimizin olduğu, doğal ve duygusal bir teklifti. Uçmakdere artık sadece Hasan’ın değil, bizim de özel yerimiz oldu. :)
Hikayemiz, 2022’de yeni bir hayat kurduğumuz Zürih’te çok tatlı bir nikah töreniyle evlenerek devam etti. 1 Ağustos 2024’te bir kez daha ‘evet’ demenin ve tüm aile ve arkadaşlarımızla birlikte evliliğimizi kutlamanın mutluluğunu yaşadık.
Düğününüzün ne zaman, nerede ve kaç kişiyle gerçekleştiğini öğrenebilir miyiz?
Düğünümüzü 1 Ağustos 2024’te Casa Lavanda Boutique Hotel’de 100 davetli ile gerçekleştirdik. Türkiye’nin farklı illerinden, Avrupa’dan, Los Angeles’tan ve Ekvador’dan gelen misafirlerimiz bu özel günümüzde yanımızda oldu. Hepsine minnettarız.
Mekân tercihinizde hangi noktalara dikkat ettiniz, karar vermenizi sağlayan faktörler neler oldu?
Mekan tercihimizi yaparken doğayla iç içe olmasına özellikle dikkat ettik. Casa Lavanda’nın rengarenk çiçeklerle ve bitkilerle dolu, kendine özgü bir ambiyansı var. Otele girer girmez hissedilen huzur ve doğanın seslerini duymak bizi çok etkiledi. Motorumuzla gezerken doğayı yaşamak, dinlemek ve hissetmek her zaman sevdiğimiz bir şey olduğu için burası bize çok yakın geldi. Hatta eşim, biz tanışmadan önce motorla Şile’de gezerken sık sık Casa Lavanda’da durup kahve içermiş. :) Yıllar sonra burada düğün yapmamız bizim için anlamlı oldu.
İstanbul’da olmasına rağmen sakin ve şehirden uzak bir konumda bulunması da hoşumuza gitti. Ayrıca otelin yemeklerinin kendi tarımlardan olması ve titiz, yüksek standartlarda çalışan bir ekibe sahip olması kararımızı etkileyen diğer faktörlerdi.
Düğünden iki gün önce otele giriş yaparak dinlenme fırsatımız oldu. Bundan sonra da İstanbul’a gittiğimizde seve seve uğrayacağımız ve özel günümüzü hatırlayacağımız bir yer oldu.
Biraz da düğününüzün teması ve dekorasyonuyla ilgili bilgi alabilir miyiz? Bu temaya nasıl karar verdiniz?
Düğünümüzün teması ve dekorasyonu konusunda en başından beri net bir vizyonumuz vardı; misafirlerimize canlı, neşeli ve renkli bir yaz düğünü atmosferi sunmak istedik. Temamız ‘çiçekli, böcekli, rengarenk bir yaz düğünü’ oldu. Canlı renkler, çiçek bahçesini andıran bolca çiçek ve meyve (limon, lime, greyfurt gibi) ile misafirlerimizi mekana adım attıkları andan itibaren enerjik ve mutlu hissettirmeyi amaçladık.
Aslında bu enerjiyi, davetlilerimize ilk olarak kendi tasarladığımız düğün web sitemiz (save the date) ve ardından davetiyelerimizle hissettirmeye başladık. Dora Invitations ile uzun ve titiz bir çalışma sürecine girdik. Hayalimizi detaylı bir şekilde kendilerine aktardıktan sonra, başta davetiyeler olmak üzere menü kartları, isimlikler, numaratörler, vow mektupları ve hoş geldiniz tabelalarına kadar tüm tasarımlarımızı gerçekleştirdiler. Bize özel bu tasarımlara gerçekten hayran kaldık. :)
Renk paletimize karar verdikten sonra, bu renkleri vurgulayan çiçekler seçtik. Bu süreçte çiçeklerle ve isimleriyle de epey haşır neşir oldum. Her bir çiçeğin düğün temamıza nasıl uyum sağlayacağını dikkatle düşündüm. Bu da düğün dekorasyonunun her detayıyla yakından ilgilenmemi sağladı. Bolca çiçek ve meyve kullanımına özen gösterdik. Uzun masalarımızı yuvarlak masalardan farklı kılmak için özel dikilen mavi desenli masa örtüleri ve çiçeklerin renkli geçişlerini öne çıkardık. Nikah takımızı da bu renk geçişleriyle tasarladık. Bu detay benim için oldukça önemliydi; çiçeklerin ombre geçişi, nikah takımıza benzersiz bir hava kattı bence. Ayrıca masalarda renkli mumluklar ve şahsen bayıldığım renkli granül mumlar kullandık. Kısacası, düğün dekorasyonumuzda renklerin karışımında cesur davrandık diyebilirim. Detaylara büyük önem verdim, hatta bu detaylarda zaman zaman kendimi kaybettiğimi söyleyebilirim! :)
Konsept köşelerimizde aynalı fotoğraf kabini, polaroid hatıra defteri, guest tree fingerprint (davetlilerin parmak iziyle yaptığı ağaç tablosu), neon bileklikler ve maytaplar gibi unsurlarla misafirlerimize eğlenceli anlar yaşatmayı hedefledik. Biricik kedimiz Joy’u da mümkün olan her yere dahil ettik - davetiye, menü, hoş geldiniz panosu, oturma düzeni panosu, fingerprint tablosu ve kokteyl peçetelerinde onun izleri vardı :)!
Hazırlık sürecinde bizim vizyonumuzu anlamak için özen gösteren, tecrübeleri ve güzel fikirleriyle bizi yönlendiren Marry Me Events’e çok teşekkür ederiz. Düğün günü dekorasyonun son halini gördüğümde, gerçekten bizi anladıklarını fark ettim :) Sadece orada durup tüm detayları hayranlıkla izlemek istiyordum; her şey o kadar güzeldi ki!
Davetlilerinize düğün hediyelikleri verdiniz mi?
Hediyelik konusunda son ana kadar gerçekten zorlanmıştık, çünkü bir köşede süs olarak kalacak bir hediye vermek istemiyorduk. ‘Bize hediye olarak ne gelse severek kullanırız?’ diye düşünürken, son anda The Wed Gifts ile karşılaştık ve tam aradığımızı bulduk! Misafirlerimizin günlük hayatta kullanabilecekleri, hem şık hem de bizi hatırlayacakları seramik bardak altlıkları yaptırdık. Çok içimize sindi ve misafirlerimiz de oldukça kullanışlı bir hediye olduğunu söylediler. Düğüne kısa bir süre kala bize hızlıca yardımcı olan ve kişiselleştirilmiş bardak altlıklarını özel günümüze yetiştiren The Wed Gifts’e teşekkür ederiz!
Bunun dışında, kokteyl ve nikah sırasında misafirlerimize parasol kağıt şemsiyeler ve yelpazeler dağıttık. Ayrıca aynalı fotoğraf kabininde çekilen eğlenceli karelerin, misafirlerimiz için anlamlı ve yıllarca gülümseten bir hediye daha olduğunu düşünüyorum! :)
Düğün menüsü hakkında da konuşalım. Menü detaylarını ve yorumlarınızı alabilir miyiz?
Öncelikle düğününüzde misafirlerinizi mutlu etmek istiyorsanız lezzetli yemek ve içeçeklerin öncelikli olması gerektiğine inanıyoruz. Sonuçta, dans pistini dolduracak enerjik bir misafir istiyorsanız, doyurmalısınız. :))) Bu yüzden yemek, bizim için en başından beri çok önemli bir faktördü. Tadım günü, doğru bir karar verdiğimizi gösterdi; lezzetler ve sunumlar beklentimizin üzerinde oldu.
Şarap ve peynir tabağını çok sevdiğimiz için kokteylde şarküteri masası tercih ettik. Menüde, başlangıç olarak Manda Buratta, ardından Ulupelit Köyünden Yabani Mantarlı Risotto ve ana yemek olarak Şarap Sosunda Fırınlanmış Dana Yanak servis edildi. Beyaz, kırmızı ve rose şaraplar, Casa Lavanda’nın iddialı yemekleriyle uyum sağladı.
Son olarak, çilek ve beyaz çikolatalı pasta ile üç farklı tatta tatlı shotlar sunuldu.
Tatlar tek kelimeyle muhteşemdi ve misafirlerimiz de bizim kadar memnun kaldı. Casa Lavanda’nın güler yüzlü ve profesyonel ekibine de teşekkürlerimizi sunmak isteriz.
Gelinliğinizi seçerken nelere dikkat ettiniz?
Gelinliğim düz saten, straplez ve korseli. Milla Nova’dan zamansız, romantik, modern ve oldukça rahat bir gelinlik seçtim. Sade ama giydiğimde kendimi çok cool hissettiğim bir model oldu. Takıp çıkarılabilen balon kollar, eklenen güllü kuyruk ve bu parçaları çıkardığımda tamamen farklı bir tarza bürünen gelinliğimle adeta üç farklı gelinlik giymiş gibi oldum. Ayrıca, gözyaşlarımı silmek için mendilimi sakladığım ceplerin olması da çok kullanışlıydı ve gelinliğe farklı bir dokunuş kattı :) Gelinliğim düz ve işlemesiz olduğu için, duvağımın kenarlarının dantelli olmasını istedim.
Pasta sonrası eğlence için başka bir outfit hazırlamıştım, ama eğlenceyi yarıda bırakıp üzerimi değiştirmek istemedim. Zamanın ne kadar hızlı geçtiğini fark ettim o anda, spontane bir kararla gelinliğimle kalmaya karar verdim. Gelinliğimin rahatlığı ve farklı modellere dönüşebilmesi de bu kararı almamı kolaylaştırdı. İlk dansımızı yapmadan hemen önce Jimmy Choo’larımı çıkarıp Dior sneaker’larımı giydim. Gecenin erken saatlerinde spor ayakkabılarımı giymek en doğru karardı!
Peki saç ve makyaj konusunda nasıl seçimler yaptığınızı öğrenebilir miyiz?
2015’te ‘Best Hair’ ödülüne layık görüldüğümü öğrenince, Furkan kokteyl ve nikah için saçlarımda açık bir model tercih etti. Güçlü bir takı kullandığım için saç aksesuarı düşünmüyordum, ancak gelinliğime uyum sağlayacak bir çiçek hayal ettim ve sade bir orkide seçtik. Aynı orkideyi gelin buketimde ve damat yakalığında da kullandık. Furkan, ikinci look için son dakika gelin buketimdeki orkidelerden ilham alarak ikinci bir saç tasarımı oluşturdu.
Makyajımda doğallığımı koruduk; düğünden önce bronzlaştığım için, düğün günü bronz görünümü parlatarak tazeledik. Gecenin sonuna kadar makyajım ve saçlarım bozulmadan rahatça dans edebildim.
Düğüne giriş müziğiniz, ilk dans müziğiniz ve pasta müziğiniz nelerdi? Müzik olarak nasıl bir akış izlediniz?
Biz de birçok çift gibi düğünümüzde müzik konusuna özel bir önem verdik. Enjoy Music’in katkısıyla quartet ile kokteyl başladı. Kokteyl giriş müziğimiz olarak ‘Stand by Me’ çalındı.
Gecenin en duygusal anını, sevgili babamla nikah törenine kol kola yürürken yaşadık. André Rieu’nun Johann Strauss Orkestrası ile yorumladığı ‘Can’t Help Falling In Love’ çaldık. Elvis Presley’in yorumunu biliyorduk, ama DJ Burak Elvan’ın önerisiyle bu enstrümental versiyonunu dinledik ve hemen bu seçeneği tercih ettik. Nikah sonrası, Stevie Wonder’ın ‘Signed, Sealed, Delivered’ parçası eşliğinde davetlilerin arasından eğlenerek yürüdük.
Düğüne enerjik ve eğlenceli bir başlangıç yapmak istediğimiz için giriş müziğimizi Grease’ten ‘You’re The One That I Want’ olarak seçtik. Davetlilerimiz bu enerjik parçayla dans pistine katıldılar ve geceye harika bir başlangıç yaptık.
İlk dans müziğimiz olaraki hem ikimizin çok sevdiği hem de romantik ve çoşkulu bir parça olan ‘Can’t Take My Eyes off You’yu tercih ettik.
Pasta müziğimiz ise Kargo’nun yorumladığı ‘Yıldızların Altında’ oldu. Böylece, hepimizin sevdiği Türk Rock müziğiyle geceye devam ettik.
Bizim müzik seçimlerimizi destekleyen ve gece boyunca bizi eğlendiren DJ Burak’a teşekkürler!
Düğününüzde fotoğraf ve video paylaşımları için PixxJoy’u kullanmışsınız. PixxJoy’la ilgili deneyiminizden biraz bahsedebilir misiniz?
PixxJoy uygulamasını kullanmaya karar verdiğimiz için mutluyuz. Öncelikle, kare kod kartlarımızı kişiselleştirme özelliği sayesinde hem Türkçe hem de İngilizce olarak hazırlattık ve bu kartları misafirlerin kolayca görebileceği yerlere yerleştirdik. Birçok kişi böyle bir hizmeti ilk kez bizim düğünümüzde kullandı.
Uygulama oldukça pratikti, yüklemesi de hızlı ve zahmetsizdi. Bizim de hayatımızı kolaylaştırdı diyebilirim; PixxJoy sayesinde tüm fotoğraf ve videoları yüksek kalitede, aynı dosya içinde toplu ve düzenli bir şekilde indirebildik. Düğün günü yaşadığımız heyecanla kaçırdığımız birçok özel anı, misafirlerimizin paylaşımlarından izleme şansı bulduk. PixxJoy ekibine, her yönüyle ince düşünülmüş bu uygulama ve verdikleri destek için teşekkür ederiz!
Düğün sürecinin başındaki gelinlere, çiftlere vermek istediğiniz bir tavsiye var mı? :)
Eğer düğün günü rahat bir gelin olmak, her şeyin düzgün ilerlemesini istiyorlarsa, ön hazırlık sürecine önem vermelerini tavsiye ederim. Düğün organizasyonu bir ekip işi ve bu ekibi bir araya getiren gelin ve damat oluyor. Bu yüzden tecrübeli, profesyonel ve enerjisi sizinle uyumlu ekiplerle çalışmayı seçmelerini öneririm. Aylar süren hazırlık ve alınan kararlardan sonra, düğün günü ekibinize güvenip her şeyi onlara bırakmak, arkanıza yaslanıp bu özel günün tadını çıkarmak en güzeli olacaktır.
Son olarak, Fotoğraf & Video ekibi İki Hayat Bir Kare’ye kalpten teşekkür etmek istiyoruz. Düğün günü her an yanımızda olan, en duygusal, en komik, ve en içten anlarımızı yakalayan bu harika ekiple çalışmak bizim için büyük bir mutluluktu. İki Hayat Bir Kare’nin yaratıcılığına, işlerine olan tutkularına ve düğün fotoğraflarımıza hayran kaldık. Kemal’in liderliğinde zamanı mükemmel bir şekilde yönlendirdiler, her şeyin planlandığı gibi akmasını sağladılar ve bizi gerçekten çok rahatlattılar.
Künye:
Mekân: Casa Lavanda Boutique Hotel & Restaurant
Organizasyon: Marry Me Events
Catering: Casa Lavanda Boutique Hotel & Restaurant
Fotoğraf: İki Hayat Bir Kare
Gelinlik: Milla Nova
Gelin Ayakkabıları: Jimmy Choo & Christian Dior
Gelin Takıları: HRN Diamond
Damatlık: Beymen
Damat Ayakkabıları: Beymen & Alexander McQueen
Davetiye: Dora Invitations
Hediyelik: The Wed Gifts
Pasta: Casa Lavanda Boutique Hotel & Restaurant
Saç & Makyaj: Jonat’s Couture Furkan Yalçıner
Müzik: Dj Burak Elvan
Kokteyl Canlı Müzik: Enjoy Music
Ses/Işık: Urban Sound
Fotoğraf Paylaşım Uygulaması: PixxJoy